8 ay boyunca sadece peynir, dana eti ve tereyağı yedi: Bu beslenmenin bedeli ağır oldu…

Florida’da Etobur Beslenmeyle Sarı Lekeler Oluştu!

Florida’da yaşayan bir adam, ellerinde, dirseklerinde ve ayak tabanlarında sarı lekeler oluştuğu için hastaneye başvurdu. santemagazine’nin haberine göre olay, Florida ve Texas Kardiyoloji Departmanları’ndan bilim insanları tarafından araştırıldı ve 22 Ocak’ta JAMA Cardiology dergisinde yayımlandı.

Vücudunda Sarı Lekeler Oluştu

Kırklarındaki adam, Tampa hastanesine başvurduğunda doktorlara “etçil” bir diyet uyguladığını ve bu diyette et, yağ ve süt ürünlerine ağırlık verdiğini belirtti. 8 ay boyunca her gün, tereyağı, yaklaşık 3 ila 5 kilo peynir ve dana eti tükettiğini açıkladı. Adam, diyetine başladıktan sonra sağlık durumunun önemli ölçüde iyileştiğini, kilo verdiğini ve enerji seviyesinde, ayrıca bilişsel işleyişinde belirgin gelişmeler gördüğünü iddia etti. Ancak, üç hafta boyunca vücudunun belirli bölgelerinde sarı lekeler fark eden Floridalı adam, sonunda hastaneye başvurmaya karar verdi. Başlangıçta bu durumun etçil beslenme tarzından kaynaklandığını fark etmemişti.

Yapılan testlerde, doktorlar adamın toplam kolesterol seviyesinin 1.000 mg/dL’yi aştığını belirledi. Karşılaştırmak gerekirse, sağlıklı bir kolesterol seviyesi genellikle 200 mg/dL’nin altındadır, 240 mg/dL ise “yüksek” olarak kabul edilir.

Adam, etobur beslenme planını benimsemeden önce zaten kolesterol düzeylerinin 210 ile 300 mg/dL arasında dalgalandığını belirtti. Kardiyologlar, yüksek kolesterol seviyeleri veya diğer yağların yol açtığı bir hastalık olan ksantelazma teşhisini koydu. Ksantelazma, aşırı lipitlerin kan damarlarından sızarak birikintiler oluşturmasına yol açar. Bu birikintiler genellikle göz çevresinde görülür ve “xanthelasma palpebrarum” olarak adlandırılır, ancak vücudun farklı bölgelerinde de ortaya çıkabilir, tıpkı bu adamda olduğu gibi.

CDC Etobur Diyeti Desteklemiyor

New York Post, et, yumurta ve süt ürünleri gibi hayvansal gıdalardan oluşan etobur diyetinin, bazı “sınırdaki fitness çevrelerinde” giderek popülerleştiğini belirtiyor. Bu diyeti benimseyen kişiler, yüksek proteinli ve sebze içermeyen bu yaşam tarzının kilo vermelerine ve sağlıklarını iyileştirmelerine yardımcı olduğunu savunuyor. Ancak, ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), etobur diyeti desteklemiyor. CDC, bunun yerine çeşitli meyve, sebze ve tahılların yanı sıra az yağlı süt ürünleri ve farklı protein kaynaklarının dengeli bir şekilde tüketilmesini öneriyor.

Related Posts

Balık keyfiniz kabusa dönüşmesin! Bir lokması bile büyük riskmiş

Balık, yüksek biyolojik değere sahip proteinleri, omega-3 yağ asitleri (özellikle EPA ve DHA), D vitamini ve iyot gibi önemli mikro besinleri içeren değerli bir hayvansal besin kaynağıdır. Dyt. Beste Mum, ancak bazı bireylerde bağışıklık sistemi tarafından alerjen olarak tanımlanarak ciddi reaksiyonlara yol açabileceğini söyledi.

“Masum gibi görünen paketli gıdalar çoğunlukla ultra işlenmiş oluyor”

“Masum gibi görünen paketli gıdalar çoğunlukla ultra işlenmiş oluyor”

Alerjiyle karışan Covid-19 belirtilerine dikkat!

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şevket Özkaya, Mayıs ayında artan sıcaklıklar ve çevresel faktörlerle birlikte hem alerjik hem de viral hastalıkların yaygınlaştığını belirterek, özellikle alerjik astım ve rinit gibi rahatsızlıkların belirtilerinin Covid-19 gibi viral enfeksiyonlarla karışabileceğine dikkat çekti.

Özel Gereksinimli Bireyler İçin İlk Eğitim Tamamlandı

Özel gereksinimli bireyler için düzenlenen eğitim başarıyla tamamlandı. İzmir’de gerçekleşen eğitim üç gün sürdü. 

Klozetten 75 kat daha pis, salonda baş köşede duruyor! Karbonat tek çaresi

Evde en kirli yerin tuvalet olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. İngiltere’de yapılan bir araştırma, evdeki bu eşyanın klozet kapağından 75 kat daha fazla bakteri barındırdığını ortaya koydu. Özellikle evcil hayvan sahipleri için bu durum daha da endişe verici boyutlara ulaşıyor.

Her 6 çiftten biri bu sorunu yaşıyor: Uzmanından ‘erkek faktörü’ uyarısı

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Zeynep Ataman Yıldırım, kısırlığın yalnızca kadın kaynaklı olmadığını vurgulayarak, infertilite vakalarının yüzde 40’ında erkek faktörünün etkili olduğunu belirtti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir