Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü’nün (BATEM) kuruluşunun 91. yıl kutlamaları kapsamında “BATEM Emeklilerine Vefa” etkinliği ve “Geçmişten Günümüze BATEM’in Tarımsal Araştırmaya Katkıları” konulu panel düzenlendi.
AA’nın haberine göre Antalya’nın Aksu ilçesindeki yerleşkede gerçekleştirilen programda, BATEM’in ürettiği ürünler tanıtıldı, AR-GE çalışmaları hakkında bilgi verildi. BATEM’e şu ana kadar katkı sunan aralarında mühendis ve yöneticilerin de bulunduğu emeklilere teşekkür plaketi verildi.
Vali Hulusi Şahin, yaptığı konuşmada, hızlı artan nüfusu beslemek için tarımın önemine işaret ederek, Cumhuriyet kurulduğunda 13 milyon olan nüfusun 90 milyona çıktığını hatırlattı.
Nüfusu beslemenin yanında daha fazla üreterek ihracatını yaptıklarını anlatan Şahin, “Antalya’dan 1,2 milyar dolar tarımsal ihracatımız var. Bu rakamlara ulaşmayı büyük emeklere borçluyuz. Eskiden her yer bataklıktı, buraları ıslah ederek tarıma kazandırarak önemli mesafe alındı.” dedi.
Şahin, verimli tarımsal ürün üretmenin önemini vurguladı.
‘KIŞLIK SEBZE TOHUMU ÜRETİMİNDE DE DURUMUMUZ İYİ GİDİYOR’
BATEM Müdürü Abdullah Ünlü de Antalya, Burdur, Denizli ve Isparta bölgesini kapsayan enstitüde 275 personelle hizmet verdiklerini söyledi.
Enstitüde farklı laboratuvarlarda önemli çalışmaların yürütüldüğünü aktaran Ünlü, “Ülkemiz 2000’den önce sebze tohumculuğunda yüzde 10’lardayken bakanlığımızın başlattığı çalışmalarla şu anda kendi kendimize yetebilecek yazlık sebze tohumculuğu yapıyoruz. Kışlık sebze tohumunda da durumumuz iyi gidiyor” diye konuştu.
Ünlü, enstitünün geleneksel turunçgil kabuk reçelleriyle ün kazandığını, turunçgillerin en yaygın zararlısı turunçgil unlubitinin doğal düşmanı olarak kullanılan avcı böcekler üreterek, üreticinin kullanımına sunduklarını ifade etti.
Ünlü, 10 yılda araştırmacılarının 529 ulusal ve 700 uluslararası makaleye imza attığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Yaptığı tüm AR-GE çalışmalarıyla ülke ekonomisine büyük katkı sağlayan enstitümüz, 185 tescilli çeşidiyle günümüzde yetiştiriciliğe çok önemli girdi sağlıyor. Üretimi yapılan turunçgil çeşitlerinin yüzde 80’ini, nar çeşitlerinin yüzde 85’ini, susam çeşitlerinin yüzde 70’ini, yerfıstığı çeşitlerinin yüzde 80’ini, cin mısır çeşitlerinin yüzde 50’sini, yenidünya, pikan, avokado, passiflora, ejder meyvesi, mango ve liçi çeşitlerinin ise tamamını sektöre kazandırmıştır.”
‘KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE KARŞI AR-GE ÖNEM ARZ EDİYOR’
Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü Bahçe Bitkileri Araştırmaları Daire Başkanı Davut Keleş ise enstitülerin tarıma, üretime katkı sunduğunu bildirdi.
Tarım alanlarının daraldığına nüfusun arttığına değinen Keleş, “Eskiden tabağımızda tek çeşit varken artık 3-4 çeşitle yetinmiyoruz. Tarımın bu kadar önem kazandığı bir dönemde verim ve kaliteyi artırarak iklim değişikliğine karşı hazırlıklarımızı yapıyoruz. Küresel iklim değişikliğine karşı AR-GE önem arz ediyor” dedi.
(HABER MERKEZİ)