Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’ten özel açıklamalar: Kestirme yok doğru yoldayız

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Hürriyet’in geleneksel kahvaltı sohbetine katıldı. Hürriyet Ankara ekibinin sorularını yanıtlayan Şimşek uygulanan öngörülebilir ve kurala dayalı politikaların, küresel ekonomik dalgalanmalara karşı Türkiye’nin direncini artırdığını, aynı zamanda Türkiye’ye diğer ülkeler arasında pozitif bir şekilde ayrışma imkânı tanıdığını vurguladı. Fiyat istikrarı, mali disiplin ve yapısal dönüşümün ana hedefler olarak öne çıktığını kaydeden Şimşek, “Bu programın uygulanması uluslararası alanda da güven uyandırdı, somut sonuçları görmeye başladık. Risk primimizdeki düşüş, uluslararası sermaye girişlerindeki ivme kazanma, rezervlerimizdeki artış ve oynaklığının azalması bu başarının göstergeleridir. Ülkemizin risk primini gösteren CDS Mayıs’ta 700 baz puanın üzerindeydi, 13 Aralık itibarıyla 319 baz puana düştü. Türkiye dahil gelişmekte olan 22 ülkenin CDS risk primi mayısa kıyasla ortalama 74 baz puan azalırken, ülkemiz risk priminde bunun çok üzerinde 370 baz puandan fazla bir azalış oldu” diye konuştu.

KUR OYNAKLIĞI AZALDI

Kur oynaklığının azaldığını dile getiren Şimşek, not görünümünün de iyileştiğini söyledi. Büyümede yeniden dengelenmenin başladığını, daha dengeli bir kompozisyona doğru yol alındığını ifade eden Şimşek, “Cari açık azalıyor. Yıllıklandırılmış cari açık ekim ayında mayısa göre 9.6 milyar dolarlık bir iyileşme gösterdi ve 50.7 milyar olarak gerçekleşti” dedi. Bankalar ve şirketlerin de son dönemde uluslararası finans piyasalarında aktif olduğuna dikkat çeken Şimşek, “Bankaların uluslararası piyasalarda yaptığı ihraçlara yoğun talep var. Ocak-mayıs döneminde tahvil dahil, dış borç çevirme oranı yüzde 96 iken, haziran-ekim döneminde bu oran yüzde 141’ye yükseldi. Bankacılık dışı özel sektöre baktığımızda da benzer bir tablo var. Ocak-mayıs döneminde tahvil dahil dış borç çevirme oranı yüzde 74 iken, haziran-ekimde yüzde 109’a çıktı” değerlendirmesini yaptı.

KKM 654 MİLYAR LİRA AZALDI

Kur korumalı mevduat (KKM) hesaplarından çıkış olduğunu kaydeden Şimşek, şöyle devam etti: “Para politikasındaki normalleşme ile birlikte Türk Lirası getiriler artmaya başladı. KKM stoku 25 Ağustos’ta 3.3 trilyon liraydı. 1 Aralık itibarıyla bu tutar 2.7 trilyon liraya geriledi. 654 milyar lira azaldı. Brüt rezervler arttı. Mayıs sonundan bu yana 41.7 milyar dolar artarak, 140.1 milyar dolar ile tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı.”

KRİPTO ÇALIŞMASI SON AŞAMADA

Şimşek, kripto varlıklara ilişkin yasa çalışmasında son aşamaya gelindiğini de belirterek, öncelikle tanım yapılacağını kaydetti. Şimşek, SPK yasasında da değişikliğe gidileceğini dile getirdi ve “Kripto varlıklar ‘değer veya hak ifade edebilen gayri maddi varlıklar’ şeklinde tanımlanıyor. Kripto varlık hizmet sağlayıcısı, kripto varlık saklama hizmeti tanımları yapılıyor. Platformların işleyişine yönelik düzenlemeler öngörülüyor” diye konuştu.

İNDİRİMLERİ GÖZDEN GEÇİRİYORUZ

Mehmet Şimşek ile sohbetin bir başka konu başlığı da vergiler oldu. Temel vergi yasalarını gözden geçirdiklerini ve gerekli reformları yapacaklarını dile getiren Şimşek, “Çalışmalarımızı vergi tabanının genişletilmesi ve dolaysız vergilerin payının artırılması, vergilendirmede basitlik sağlanması, etkin olmayan istisnaların kaldırılması, kayıt dışılıkla mücadele ve vergi uyumunun artırılması, vergi güvenliğinin artırılması, döviz kazandırıcı faaliyetlerin teşviki başlıklarında yürütüyoruz. OVP’de yer verdiğimiz gibi vergi mevzuatımızda yer alan tüm istisna ve indirimleri gözden geçiriyoruz” dedi.

KAYITDIŞIYLA MÜCADELEDE

Şimşek, verginin tabana yayılması konusuna da değindi. “Vergiyi tabana yaymak derken kast ettiğim, vergi tabanının genişletilmesi. Vergi vermeyen, kayıt dışında olanları, kayıt içine, sistem içine almak” dedi. Kayıtdışılıkla mücadelede somut adımlar attıklarını vurgulayan Şimşek, şöyle devam etti:

Mehmet Şimşek, Hürriyet Ankara (soldan sağa) İstihbarat Şefi Turan Yılmaz, Haber Müdürü Hacer Boyacıoğlu, Ankara Temsilcisi Hande Fırat, Ekonomi Muhabiri Neşe Karanfil, Temsilci Yardımcısı Gonca Şenay ile kahvaltıda bir araya geldi.

“Bilgi teknolojilerinden daha fazla yararlanıyoruz, RADAR sistemimiz var. Riskli mükellefleri hızlı bir şekilde tespit edip, gerekli yaptırımları uyguluyoruz. Çeşitli sektörlerde riskli mükelleflere yönelik risk analizi ve değerlendirme çalışmalarını titizlikle yürütüyoruz. Risk analizi çalışmalarında yapay zekâ teknolojisine uygun yeni nesil risk senaryosu ve veri modelleri üzerinde çalışıyoruz. Elektronik denetim sistemlerini etkin ve verimli bir şekilde kullanıyoruz. Elektronik defter ve belge kullanımını yaygınlaştırıp, mükelleflere dijital denetim modeli uyguluyoruz. Vergi incelemelerinde uygulamaya koyduğumuz sektörel ve fonksiyonel uzmanlaşma modeli çerçevesinde alanında uzmanlaşmış ekiplerle daha nitelikli, mükellef haklarını önceleyen modern bir denetim anlayışını benimsiyoruz. Konu ve sektör bazlı saha denetimleri yapıyor, uyumsuz mükellefleri tespit ediyor, gerekli müeyyideleri uyguluyoruz.”

YENİDEN DEĞERLEME ÇALIŞMASI YAPIYORUZ

Şimşek, gelecek yılın ikinci yarısından itibaren güçlü bir dezenflasyon olacağının altını çizdi. Nedenini ise şöyle açıkladı: “Çünkü, bu sene temmuzda depremin yaralarını sarmak için bazı vergilerde artışa gittik. Bu artışlar seneye olmayacak. Depreme ilişkin çabalar konut yapımında kullanılan ürünlerin fiyatlarını artırdı, seneye bu etkinin olmamasını bekliyoruz. Para politikasının gecikmeli etkisi devreye girecek. Mali duruş iyiye gidecek, para politikasıyla eşgüdümlü olacak. Gelirler politikası da eşgüdümlü olacak.”

Şimşek, yönetilen-yönlendirilen fiyatlar hakkında da bir çalışma yaptıklarını söyledi. Yeniden değerleme oranının yüzde 58 civarında olduğunu hatırlatan Şimşek, bazı hususlarda hedef enflasyonun alınıp alınmayacağına yönelik bir çalışma yürüttüklerini de anlattı. Prensipte hedef enflasyonun esas olduğunu ancak gelir etkisi gibi konuların da dikkate alınacağını vurgulayan Şimşek, enflasyon etkisi düşük kalemlerde yeniden değerlenmenin esas alınması, yüksek kalemlerde ise Merkez Bankası’nın hedef enflasyonunun dikkate alınmasına yönelik çalışma yürütüldüğünü kaydetti.

YAT VE KOTRA’LARDAN HARÇ ALINACAK

Şimşek, kamuoyundan gelen KDV oranları artırılırken yatlardan vergi alınmamasına yönelik eleştirilerin hatırlatılması üzerine, “Eleştirileri dikkate alıyoruz” yanıtı verdi. Meclis gündemindeki torba yasa teklifinde bu konuda adımlar atıldığını söyleyen Şimşek, “Özel amaçla kullanılan yat, kotra ve her türlü motorlu özel tekneler bağlama kütüğüne kayıtlı taşıtlar için, bunların ruhsatnamelerinden araçların boylarına göre tıpkı Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) gibi her yıl harç alacağız. Esasen, özel amaçla kullanılan yat, kotra ve her türlü motorlu özel tekneler beygir gücü ve yaş durumuna göre MTV’ye tabiydi. 2009’da MTV yerine ruhsat ve vize harcı alınması yönünde düzenlemeler yapıldı. 2017’de vize harcı da kaldırılarak ruhsat harcı alınmaya devam edildi. Bu defa yaptığımız düzenleme ile vize harcının her yıl alınması ve diğer harçların da tutarlarının güncellenmesi sağlanıyor” diye konuştu. Bakan Şimşek, münhasıran deniz taşımacılığı ve balıkçılık faaliyetlerinde kullanılanlardan harç alınmadığını da kaydetti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir